PDR MEZUNU NE YAPAR?

PDR nedir? PDR mezunu ne iş yapar? Psikolojik danışmanlık nedir? PDR çalışma alanları nedir? Sosyal bilimci olmak nasıl bir şeydir? Hangi ekolü seçeğime nasıl karar verebilirim? Bu yazıda ve bunun gibi soruların cevabını tartıştım.

“Marmara Üniversitesi PDR bölümünü kazandım!” ya da “Boğaziçi PDR’yi kazandım!” dediğinizde birçok insan size hayretle bakacaktır. Bu kadar zor bir bölüm nasıl kazanılır? Dahası, böyle bir bölüm nasıl okunur? Bu çok zor olmalıdır. Gerçekten de öyle. Keza, lisans boyunca uğraştığımız şey, bizatihi insan davranışları, düşünceleri ve duygularıdır. Kendimizin de insan olduğunu hesaba katarsak, işin içine iç dünyamızın derinlikleri, bastırdığımız duygular, gerçekleştiremediğimiz arzularımız girer. Böylece bu gerçekten içinden çıkılması zor bir mesele haline gelir. En azından benim için öyle oldu. Fakat bundan başka, henüz lisanstayken daha farklı zorluklarla da karşılaşırız. Alan sosyal bilimler ve konu insan davranışları olunca mesele çok su götürür. “İki kere iki dört eder” gibi bir kesinlikten yoksun olursunuz. Bir problemi çözmenin farklı farklı yolları olmasından başka, bir problemin bir tane çözümü de yoktur. Uygulandığında çok farklı sonuçlar doğurabilecek, çok farklı çözümler kümesi vardır. Mevcut ekoller genellikle Kuzey Avrupa menşeilidir ve farklı paradigmalardan konuşurlar.

Kimine göre mesleğin güzel yanı buradadır, bir yapboz tahtasına benzetilir; kimi ise bu belirsizlikten bunalır. Kimi, bu ekollerin hiçbirinin kültürle uyumlu olmadığını iddia eder, kimi ise adeta kendisi bulmuşçasına sahiplenir. Bir lisans öğrencisi, meslekte hayatta kalabilmek için bütün bu karmaşanın içinden sıyrılmak zorundadır.

Peki, bunca zorluğun sonucunda yeni mezun bir aday, emeğinin karşılığını alabilir mi? Gerek staj imkanları gerekse mezuniyet sonrası iş imkanları yönünden tatmin edici bir sonuç alır mı? Bu soruya cevap vermek oldukça güçtür, kişinin beklenti ve hedeflerine göre değişebilir. PDR ve psikoloji alanları birer sosyal bilim alt dallarıdır. Dolayısıyla yapılan iş bir mühendis ya da mimar karar sınırları belirli ve net değildir. İşimiz insan, insan sayısı kadar farklı stratejiyle çalışmamız gerekebilir. Bunun dışında ekoller, yaklaşım tarzları, müdahale yöntem ve teknikleri de azımsanmayacak kadar fazladır. Her alan çalışanının kendi kişilik ve hayat tarzına en uygun yaklaşımı seçmesi ve bir elbise gibi giymesi gerekir. Bu işin arka plan kısmıydı. Bir de ön planda olup bitenler var. Bunlar da doğrudan hangi kurumlarda aktif rol oynadığımızla ilgili kısımdır. PDR mezunları, Eğitim Fakültesi öğrencileri olmaları dolayısıyla doğrudan eğitim formasyonuna sahip olurlar. Şayet bir mezun Rehber Öğretmen/Psikolojik Danışman olarak atanmak isterse bunu KPSS sınavına girerek gerçekleştirebilir.

Öte yandan, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı içinde de açılan kadrolar yine KPSS sınavı ile değerlendirilebilir. Bir PDR mezunu, psikolojik danışman unvanı ile psikolojik danışma merkezlerinde danışman olarak çalışabilir. Tüm bunların yanı sıra birçok anaokulu, özel kurum, kuruluş, dernek, vakıf, vs. PDR mezunlarını alanda aktif olarak çalıştırırlar. Özellikle okul ve kurs merkezleri, dezavantajlı gruplarla çalışan kuruluşlar, travma ile çalışan kuruluşlar, çocuklarla ve ergenlerle çalışan kuruluşlar, kadın ve aile kuruluşları aktif olarak alım yaparlar.

PDR, çalışma alanı oldukça geniş bir bölümdür. İnsanı anlamayı seven, toplumu anlamayı seven, okumayı seven, hayat boyu öğrenmeyi zevk haline getirmiş kişiler bu mesleği tercih edebilir. Tabii, yüzlerce ekol ve yaklaşımlar denizine girmek, o sularda yüzmek de zevkli gelecekse…

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir